Ormanın Şarkısı

Ormanın Şarkısı

Bir varmış bir yokmuş, ormanın derinliklerinde küçük bir tavşan yaşarmış. Adı Cıvıl’mış. Cıvıl, her sabah ormanın şarkısını dinler, “Cik cik!” diyen kuşlar, “Vız vız!” diyen arılar ve “Huu!” diyen rüzgarla birlikte dans edermiş.

Bir gün Cıvıl, ormanda yeni bir ses duymuş. “Hop hop! Ben nereye geldim?” diye seslenmiş küçük bir kaplumbağa. Adı Topaç’mış. Cıvıl, Topaç’ı görünce gülmüş. “Merhaba, ben Cıvıl. Sen kimsin?”

“Ben Topaç. Evimi kaybettim,” demiş kaplumbağa üzgün bir sesle. Cıvıl, Topaç’a yardım etmeye karar vermiş. Ormanın diğer sakinlerine sormak için yola çıkmışlar.

İlk olarak “Cik cik!” diyen Kırmızı Kanat’ı bulmuşlar. “Topaç’ın evini gördün mü?” diye sormuş Cıvıl. Kırmızı Kanat kanatlarını çırpmış ve “Hayır, ama bulmanızı umarım,” demiş.

Sonra “Vız vız!” diyen Bal Peteği’ne sormuşlar. “Evin burada değil, ama doğru yoldasınız,” demiş arı.

En sonunda “Huu!” diyen Rüzgar onlara yardım etmiş. Rüzgar, Topaç’ı evine götürmüş. Topaç, Cıvıl’a teşekkür etmiş ve “Arkadaşlık ne güzel bir şey!” demiş.

Cıvıl ise gülümsemiş ve “Doğru, birlikte her şey daha güzel!” diye cevap vermiş. Ormanın şarkısı bir kez daha yankılanmış: “Cik cik, vız vız, huu!”