Bir varmış bir yokmuş, uzaklarda renkli çiçeklerin ve yemyeşil ağaçların olduğu bir orman varmış. Bu ormanda Minik Tavşan, Şakacı Sincap ve Uykucu Ayı yaşarmış. Günler boyu birbirleriyle oynar, şarkılar söyler ve gülüşürlermiş.
Bir gün, Minik Tavşan ormanın kenarında dolaşırken bir ses duymuş: “Peep peep!” Ses bir kuş yavrusuna aitmiş. Küçük kuş, annesini arayıp duruyormuş.
“Senin adın ne?” diye sormuş Minik Tavşan. “Benim adım Cik Cik,” demiş küçük kuş. “Annemi kaybettim.”
Minik Tavşan hemen arkadaşlarına koşmuş: “Hadi, Cik Cik’e yardım edelim!”
Şakacı Sincap yüksek bir ağaca tırmanmış ve etrafa bakınmış: “Cik Cik, annenin tüyleri renkli mi?” diye sormuş. “Evet, tüyleri gökkuşağı gibi,” demiş Cik Cik.
Uykucu Ayı ise yavaşça ormanın içine doğru yürümüş ve bir ses duymuş: “Cik Cik! Neredesin?” Bir kuş, yavrusunu arıyormuş.
“Hep birlikte ses çıkaralım,” demiş Minik Tavşan. “Cik Cik, sen de katıl!”
Hepsi bir araya gelip seslenmiş: “Peep peep! Cik cik!”
Renkli tüyleri olan kuş, sesleri duyarak hemen yanlarına gelmiş. Cik Cik, annesine kavuşmuş ve heyecanla kanat çırpmış: “Teşekkür ederim, arkadaşlarım!”
Minik Tavşan, Şakacı Sincap ve Uykucu Ayı, birbirlerine bakıp gülümsemişler. Birlikte olmanın ve yardım etmenin ne kadar güzel bir şey olduğunu anlamışlar.
O günden sonra, ormanın en neşeli sesleri hep bir arada yankılanmış.